Kadavra Vericili Böbrek Naklinde Donör Kaynaklı Pseudomonas Enfeksiyonu
PDF
Atıf
Paylaş
Talep
Olgu Sunumu
CİLT: 26 SAYI: 1
P: 63 - 68
2016

Kadavra Vericili Böbrek Naklinde Donör Kaynaklı Pseudomonas Enfeksiyonu

Anatol J Gen Med Res 2016;26(1):63-68
1. Tepecik Eğitim Ve Araştırma Hastanesi, Genel Cerrahi Ve Organ Nakli Kliniği, İzmir
2. Tepecik Eğitim Ve Araştırma Hastanesi, Enfeksiyon Hastalıkları Kliniği, İzmir
3. Tepecik Eğitim Ve Araştırma Hastanesi, Anestezi Ve Reanimasyon Kliniği, İzmir
4. Tepecik Eğitim Ve Araştırma Hastanesi, Patoloji Kliniği, İzmir
Bilgi mevcut değil.
Bilgi mevcut değil
Alındığı Tarih: 2015-09-15T15:13:01
Kabul Tarihi: 2016-04-09T11:46:42
PDF
Atıf
Paylaş
Talep

Özet

Giriş:

Genel olarak transplant operasyonları sonrasında nakledilen organa bağlı olarak bakteriyemi insidansı % 8,6 - 26 arasında değişmekte ve morbidite ile mortalitenin en önemli sebebi olarak görülmektedir. Bu durum özellikle antibiyotik rezistansı geliştiren bakterilerde daha fazla önem arz etmektedir. Pseudomonas enfeksiyonları, bu grup içinde en ölümcül etken olarak görülmekdir. Ancak donör kaynaklı pseudomonas enfeksiyonu geçişi ise oldukça nadirdir.

Nakil sonrası erken dönemde Pseudomonas.aeruginosa enfeksiyonunun arter anastomozunda pseudoanevrizma ve ayrışmaya neden olabileceği gösterilmiştir. Bu durum genellikle greft veya hasta kaybıyla sonuçlanır.

Olgu: Multitravma nedeniyle yoğun bakım ünitesinde takip edilen hastanın alınan solunum yolları kültüründe Pseudomonas aeruginosa üremesi saptandı. Hastaya kültür antibiogram duyarlılığına uygun olarak sefaperazon-sulbaktam ve colistin tedavisi başlandı. Tedavinin 7.gününde, yatışının 19.gününde beyin ölümü tanısı alarak organ donörü olarak sunuldu.

Alıcı 43 yaşında erkek hasta, Nakil sonrası kan kültüründe Pseudomonas aeruginosa saptandı ve uygun tedavi başlandı. Nakil ameliyatının 13.günde arter anastomozunda ayrışma nedeniyle greft nefrektomi yapıldı. Hasta taburculuğundan bir hafta sonra alt extremitede gelişen döküntülü lezyonlar ve şiddetli ağrı nedeniyle başvurdu. Tetkiklerinde vazooklüziv bir patolojiye rastlanmadı. İzleminde septik şok gelişen hastanın yoğun bakım takibinde sağ hemitoraksta yaygın plörit ve parankimde mikroabse odakları saptandı. Hastaya dekortikasyon ve sağ üst lobektomi uygulandı. Ancak bu ameliyatın 3.gününde, nakil ameliyatından sonra 89.günde solunum yetmezliği ve sepsis tablosuyla hasta kaybedildi.

Yorum: Gerekli mikrobiyolojik takip ve tedavi olanaklarının kullanılmasıyla enfekte donörlerden de organ temin edilebilir, ancak bu durumda özellikle antibiyotik direnci geliştirmiş organizmalara dikkat edilmesi gerekmektedir. Donör kaynaklı Pseudomonas enfeksiyonları, bu grup içinde yüksek mortalite oranları nedeniyle ayrıca önem arz etmektedir

Anahtar Kelimeler:
Böbrek nakli, enfekte donör, pseudomonas enfeksiyonu, vasküler komplikasyon