Öz
Amaç
Deprem sonrası koşullarda birçok solunum komplikasyonu bildirilmiştir. Bu çalışmada, deprem sonrası erken dönemde solunumsal tıbbi gereksinimleri ve tütün kullanımı açısından meydana gelen olası değişiklikleri ortaya koymayı amaçladık.
Yöntem
Göğüs hastalıkları polikliniğine başvuranlarda yaş, cinsiyet, semptom, tanı, varsa sürekli kullanılan ilaçlar, ilaç ve tıbbi cihazlarda depreme bağlı bozulma, ikamet yeri, reçete edilen ilaçlar, sigara içme durumu, deprem öncesi ve deprem sırasında günlük tüketilen sigara sayısı toplandı.
Bulgular
Yüz otuz yedi hastada en sık (%29,9) astım, ardından kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH)/kronik bronşit başvurusu vardı. On ikisinde göğüs travması ve dokuzunda kosta kırığı vardı. Altmış dokuz hasta (%50,4) kronik, 46 hasta (%33,6) akut solunum yolu hastalığı nedeniyle başvurdu. Kronik solunum yolu hastalıklarında ilaç kullanımı kesintiye uğramamıştır. En sık görülen şikayet öksürük olup bunu nefes darlığı takip etmektedir. Bronkodilatörler ve ekspektoranlar sıklıkla reçete edilmiş ve %15,3’ü acil serviste tedavi/müdahale edilmiştir. Tıbbi cihaz kullanımında kesintiler vardı. Hastalar arasında sigara içme oranı depremden önce %24,1 iken depremden sonra %28,5 olmuştur. Depremden önce ve sonra aktif sigara içenlerin günlük içtikleri sigara sayısı artmıştır (p=0,048).
Sonuç
Kahramanmaraş depremleri sonrasında; astım ve KOAH’lı hastalarda alevlenme, ilaç ve cihaz yönetimi solunum yolu hastalıkları açısından öncelikli tıbbi gereksinimler olmuştur. Kronik akciğer hastalıklarına yönelik ilaç desteğinin sağlanması kesintiye uğramamıştır. Halen kalabalık/dezavantajlı koşullarda yaşayan hastaların alt solunum yolu enfeksiyonları, pulmoner tromboembolizm, astım ve KOAH alevlenmelerinin uygun şekilde yönetilmesi gerekmektedir. Solunum problemi olan hastalarda sigara içme oranı ve günlük içilen sigara sayısı artmıştır.